Toplumsal Özgürlük Partisi’nden Asgari Ücret Açıklaması: “Sefalete Mahkûm Ediliyoruz”

Toplumsal Özgürlük Partisi’nden Asgari Ücret Açıklaması: “Sefalete Mahkûm Ediliyoruz” Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), 2024 yılı için belirlenen asgari ücretle ilgili sert bir açıklama yaptı. “Basına ve kamuoyuna” başlığıyla yayımlanan açıklamada, hükümetin işçi sınıfını ve emekçileri açlık ve yoksullukla terbiye etmeye çalıştığı vurgulandı. TÖP, 22.104 TL olarak açıklanan asgari ücretin, milyonlarca işçiyi ve düşük ücretle çalışan emekçiyi sefalet içinde yaşamaya mahkûm ettiğini belirterek, Türk-İş'in masadaki tutumunu da eleştirdi. Açıklamada, “Türk-İş, emek temsilciliği rolünün son perdesini şov yaparak tamamladı” ifadeleri kullanıldı. "Sermayenin Kârlarına Dokunamayan Bir Strateji İşliyor" Parti, Mehmet Şimşek’in sıkı para politikası ve Orta Vadeli Program’ın (OVP) işçi sınıfını hedef aldığını vurgulayarak, şunları ifade etti: “OVP tüm stratejisini emeği baskılamak ve ucuzlatmak üzerine kurmuştur. Sermayenin kârlarına dokunamayan, ekonomik yıkımı yalnızca emekçilere fatura eden bu strateji tıkır tıkır işlemektedir.” TÖP, açıklanan asgari ücretin, işçileri ve emekçileri açlık ve yoksulluk içinde sermayeye bağımlı hale getirdiğini ifade ederek, “Yerel ve yabancı sermaye, işçileri uzun yıllar boyunca kölece çalıştıracak bir düzen inşa ediyor” dedi. "Geçinmek İmkânsız Hale Geldi" Parti, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine dayanarak, düşük gelirli kesimlerin gelirlerinin büyük kısmını gıda ve kiraya harcadığını belirtti. Artan enflasyon ve kira fiyatlarına dikkat çekilerek, açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Gıda fiyatları yüzde 91,6, kira artışları yüzde 109 seviyesine ulaşmışken, asgari ücretle geçinmek artık imkânsız hale gelmiştir. Yoksulluk sınırı ise aylık 70 bin TL’yi aşmış durumdadır.” "İnsanca Yaşamak İçin Mücadelemiz Sürecek" TÖP, asgari ücretin bir işçinin ailesiyle birlikte temel ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde belirlenmesi gerektiğini vurgulayarak, işçi ve emekçilerin bu sefalet düzenine mahkûm olmadığını söyledi. Açıklama, şu ifadelerle sona erdi: “İnsanca ve onurluca yaşamak herkesin hakkıdır. Demokratik bir cumhuriyet ve demokratik anayasa için mücadelemiz kesintisiz devam edecektir.”