ANTAKYA LAHDİ – BİR TARİHİ BAŞYAPI

ANTAKYA LAHDİ – BİR TARİHİ BAŞYAPI 1993 yılında Antakya'nın Kışlasaray Mahallesi'nde yapılan temel hafriyatı sırasında bulunan Antakya Lahdi, Roma Dönemi'ne ait nadir ve önemli bir arkeolojik buluntu olarak dikkat çekiyor. Üzerindeki zarif kabartmalar ve detaylı işçilik, dönemin sanat ve mühendislik anlayışını gözler önüne seriyor. 5 günlük yoğun bir çalışmanın ardından çıkarılan bu sütunlu (Sidamara tipi) lahit, bugün Hatay Arkeoloji Müzesi'nde özel bir salonda sergileniyor. Roma Dönemi'ne ait olan bu lahit, MS 3. yüzyıla tarihleniyor. Yetişkin bir erkek, kadın ve varlıklı bir ailenin genç kızını barındıran bu lahitteki kabartmalar, öylesine gerçekçi ki sanki mermerden çıkıp aramıza katılacak gibi. Saatlerce incelendiğinde her bir detayda benzersiz bir işçilik ve emek olduğu hissediliyor. Lahidin boyutları ise etkileyicidir: Uzunluk: 2.47 m Genişlik: 1.22 m Yükseklik: 1.20 m Bu tarihi yapının MS 265-270 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir. İçinden çıkan önemli buluntular arasında Roma İmparatorları 2. Gordianus (MS 238) ve İmparator Gallienus ile eşi Salonina'ya ait altın sikkeler, lahitin tarihlenmesine dair önemli bir delil oluşturuyor. Özellikle Gallienus sikkesi, 260-270 yıllarında Roma'da basılmış olup, lahidin tarihi bağlamını güçlendiren bir öğedir. Antakya Lahdi, sadece bir mezar değil, aynı zamanda geçmişin derinliklerinden gelen bir sanat ve kültür mirasıdır. Müzede ziyaretçilerini büyüleyici bir tarihi yolculuğa çıkarırken, her bir detayıyla göz dolduran bu lahit, Antakya'nın tarihi ve kültürel zenginliğini yansıtan eşsiz bir eser olarak öne çıkmaktadır.