Ülkemiz, "Çoğulcu" mu yoksa "Çoğunlukçu" bir demokrasi ile mi yönetiliyor? Av. Ali Yüksel Yazdı

Ülkemiz, "Çoğulcu" mu yoksa "Çoğunlukçu" bir demokrasi ile mi yönetiliyor? Av. Ali Yüksel Yazdı Çoğunlukçu Demokrasi: Çoğunluğun mutlak hakimiyetidir. Azınlık haklarını tanımayan bir demokrasi türüdür. Çoğulcu Demokrasi: Çoğunluğun mutlak hakimiyetini reddeden ve azınlık grupların da haklarının verilmesini savunan bir demokrasi türüdür. Ülkemizin her ne kadar çoğulcu bir demokrasi ile yönetildiği ve azınlığın olmadığı, herkesin eşit haklara sahip olduğu yönünde bir, iddia, anlayış olsa da, maalesef ki fiiliyatta bu durum böyle değildir. Ülkemiz tarihi boyunca, hangi grubun iktidarda olduğu fark etmeksizin, iktidarlar tarafından taraf olmayan diğer grupların hakları her zaman göz ardı edilmiş, hatta ve hatta devlet kurumlarının önemli birimlerine dahi getirilmemiştir. Her iktidar değişiminde de yeni gelenler eskileri bir şekilde tasfiye etmişlerdir. (Birde hiç iktidara gelmeyenler var.) Bu da tüm gruplar arasında ve de ülkede bulunan halklar arasında ciddi anlamda bir ayrışmaya sebebiyet vermiştir. Ancak bugün yaşamış olduğumuz kısıtlamalar, hukuksuzluklar, iktisadi değişim yozlaşmanın en uç noktasına ulaşmış durumda. Belki de ülkemizin gelişmemiş olmasının ya da gelişememesinin en büyük sebeplerinden bir tanesi de budur. Var olan grup zayıfı ezmekte, zayıf ise iktidara geldiğinde elinde olan gücü kullanarak ezildiği günleri unutmak ve de herkese eşit yaklaşmak yerine intikam duygusu ile hareket etmektedir. İşte bu yönetimlere de kabile yönetimi diyoruz. Çetelerin iktidarı diyoruz. Maalesef ki ülkemizdeki bu anlayış değişmedikçe bizler doğru ve gerçek bir yönetim ile değil kabileci bir anlayışla yönetileceğiz. Zamanla bizi tiftik tiftik ayırarak yiyen bu düşünceler yenilecek hiçbir şeyimiz kalmadığında da birbirimizi yemeğe başlayacağız. Belki de demokrasiye hazır değildik. Belki de demokrasi için henüz eğitimimizi tamamlamış değildik. "Haksızlığa uğramak, haksızlık yapmaktan iyidir." sözünün gerçek anlamını öğrenemeden, bulamadan belki de bir demokrasi hülyasına atılmamalıydık. Platon'un dediği gibi; demokrasi, bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Devam edilirse demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler çıkar."